Tekerlemeler sıklıkla belli ölçüde şekillendirilen ve kafiyeli olarak söylenen içerisinde mecaz ya da ironik anlam taşıyan pek çok cümle ya da söz öbeği bulunduran basmakalıp sözlere denir. Masal, öykü, bilmece, halk tiyatrosu gibi bazı edebi türler içerisinde ve çocuk oyunlarında tekerlemeler bulunur.
Türk halk edebiyatı tarihinde ilk yazılı tekerleme örnekleri 11. yüzyıldan itibaren verilmiştir. Sözlü edebiyatta ise tespiti yapılamamakla birlikte neredeyse Türkçenin tarihi kadar eski bir yeri vardır.
Divanü Lügati’t Türk’te de bazı tekerlemeler yer alır.
Tekerlemeler çocuk oyunlarında ve masalların baş, orta ve sonunda söylenir. Yöreye göre değişik isimler alabilir.
Çocuk folklorunda hoşça vakit geçirmek, konuşma kabiliyetini geliştirmek, oyunlarda eş ve ebe seçmek için sıklıkla tekerlemelere başvurulur.
Masalların başında ve sonunda da tekerlemeler yer alır.
Evvel zaman içinde
Kalbur saman içinde
Develer tellal iken
Pireler berber iken
Ben anamın beşiğini
Tıngır mıngır sallar iken... diye uzar gider masalların başında söylenen tekerleme.
Çocuk oyunları, tekerlemeler bolca söylenerek oynanır.
Kutu kutu pense
Elmamı yerse
Arkadaşım...
Arkasını dönse
Benzer seslerin sıkça kullanıldığı, dilin zor döndüğü tekerlemeler, genellikle karşılıklı yarışma veya oyunda ebe seçme amacıyla kullanılır.
Şu yoğurdu sarımsaklasak da mı saklasak, sarımsaklamasak da mı saklasak?
Şemsi Paşa pasajında sesi büzüşesiceler.
Bazı bilmeceler tekerleme hâlinde sorulur:
Pazardan aldım bir tane
Eve geldim bin tane