Maninin etimolojik kökenlerine bakılacak olursa, bazı araştırmacılar mâniyi Arapça mâna kelimesinin bozulmuş şekli olarak görmektedirler. Nitekim imalı konuşmaya, manalı konuşma denmektedir.
Bir başka görüşe göre, mâni kelimesi Arapça ‘men’ kelimesinin fâil vezninden başkası değildir. Zira, mâni tarzında umumiyetle muhataba açık bir sataşma veya onu iğneleyecek imalı ir ifade tarzı vardır. Ekseri de mâniler bu sataşmalara bir cevap niteliğindedir.
Mânilerin bu fonksiyonu göz önüne alınacak olursa: Mâni'nin "yasak etme, bırakmama, durdurma, caydırma manaları ihtiva eden men' kelimesiyle olan alâkası ortaya çıkar
Maniler Anadolu’da deyişleme, ficek, hoyrat, mana, mani, meani, meni, pişrevi, olarak adlandırılmaktadır.
Karşılıklı mani atışmalarına “manileşme, mani atma, türkü atma, atışma, deyişme, atmaca, deyiş, düzmece mani, deyiş mani, atma, karşılıklı çatışma, söyleşme, taşlama, âşık manisi” adları verilmektedir Mani ve atışmaya Türkiye dışındaki Türkler’de de raslanmaktadır.
Azeriler’de ₺bayatı, mani, meni, mahnı, mahna₺; Makedonya’da mane ve Kazaklar’da aytıspa.
Maniye Kıbrıs’ta verilen diğer adlar: Bağlama, bağlamaca, beyit, çatışma, çatista, çattizma, düzmece, mane denmektedir.